SASANİLER ALTINDA DERSİM’İN ESKİ VE GEÇ HALK TABAKASI İLE İLİŞKİLİ
ÖĞELER VE BUNLARIN KARIŞTIĞI BAZI ÖNEMLİ OLAYLAR
Sasaniler döneminde Dersim’in hem eski hem de geç halk tabakası ile ilişkili
etnik öğelerin karıştığı bir yığın olay vardır. Bu olaylar sözünü ettiğimiz
öğelerin hem Sasaniler’le, hem de birbirleriyle bağlantılarına hayli ışık
tutmakta, bu anlamda Dersim tarihi bakımından önem taşımaktadırlar. Aşağıda bu
olayların en önemlilerinden birkaçına kısaca değinmekle yetineceğim.
SASANİLER’E KARŞI MAMAKANLAR’IN ÖNDERLİK ETTİĞİ İKİ İSYAN (VARDAN VE
VAHAN İSYANLARI: 450/451‘DEN 482‘LERE)
Sasani şahı Yazdgerd II zamanında onun veziri Mir-Nerseh (Hazarbad)’in
kışkırtmasıyla Kırmanciye yönetimine Zerdüştlüğe geri dönmesi için baskılar
yapıldı. Soyluların ve din adamlarının bir bölümü bu baskılar altında eski
dinlerine dönerken, bir diğer bölümü Hiristiyanlıkta diretti. Bazı kaynakların
bir “ulusal ayaklanma“ gibi gördükleri Avraryar Savaşı oldu. Ayaklanmayı din
adamları ve prenslerden oluşan bir meclis başlattı. Bu meclisin ve ayaklanmanın
lideri yazılı kaynaklarda Mamakanlar adıyla bilinen Khal Mem oğullarından
Vardan Mamakan’dı.
Ayaklanma kanlı şekilde bastırıldı. Pek çok önde gelen kişi esir edilip
İran’a sürgün götürüldü. Bu tarihten sonra Kırmanciye artık Khal Ferat oğulları
(Partlar) tarafından değil, Marzban ünvanıyla bilinen Sasani valileri
tarafından yönetilmeye başlandı. Avarair Muharebesi olarak da bilinen bu olay
Kırmanciye tarihinde bir dönüm noktasına dönüştü ve kilise tarafından
anılageldi.
Kırmanciye’de Sasani hakimiyetinin bu tarihlerden sonra başladığı
söylenebilir.
Ama Sasani şahı Peroz (459-484) zamanında, yaklaşık 470‘lerde, bu kez
Vardan’ın yeğeni Vahan Mamakan’ın önderlik ettiği bir diğer ayaklanma koptu.
Sebep aynıydı.
482‘de Kırmanciye’yi toparlamış görünen Vahan’ın direnişi, Sasani şahı
Balaş‘ı (Valgaş, 484-488) bir uzlaşmaya zorladı.
Buna göre Hiristiyanlık serbestçe icra edilebilecek, Kırmanciye’deki mevcut
ateş-tapınakları imha edilecek ve yenileri de yapılmayacaktı.
KAFKASLARDA DEYLEM-GİLAN KOLONİLERİ (488-579)
Kırmanciye ve İran’a dönük göç ve istilaların önemlice bir bölümü çok eski
zamanlardan beri Kafkasya üzerinden gelmiştir. O nedenle daha Akamenler
zamanından itibaren Kafkas geçitlerini tutmak için buralara kaleler yapılmış,
sınır muhafızı olarak koloniler yerleştirilmiştir.
Bu uygulama Sasaniler zamanında da devam eder. Örneğin ünlü Derbend
duvarının Sasani şahı Şapur II (309-379) tarafından yapıldığı söylenir.
Mezdekçi Kava (Kavat bin Firuz, 488-531) ve onun oğlu Kisra Anuşirvan (531-579)
daha esalı tedbirler alırlar.
Minorsky’nin de işaret ettiği gibi Sasaniler’in buraya yerleştirdiği
koloniler özellikle Deylem ve Gilan’dan getirilmiştir. Bu askeri koloniler
burada vasal beylikler tarzında örgütlenir. Örneğin geç dönem Şirvan şahları
kendi orijinlerini Sasani şahı Nuşirvan-ı Adil (531-579) ve onun oğlu Hürmüz’e
dayandırıyorlardı.
Sonraki dönemlerde de bu bölgede Deylemi-Gilani varlığı devam eder. 10‘uncu
yüzyıl Deylemi yayılması sırasında Şirvan’da “Kasrani hanedanlığı“ oluşur.
Kafkaslar’da Deylem ve Gilan orijinli kolonilerin daha Medler ve Akamenler,
hatta Moses Khorenatsi’nin aktardığı Ermenistan şeceresine bakılırsa çok daha
gerilerden beri mevcut olduğunu düşünmek gerekir.
Pontus, Colchis ve Kırmanciye’ye yapılan Deylemi ve Gilani göçlerin önemli
bir bölümü Kafkasya üzerinden gelmedir. Bu model 10‘uncu yüzyıl ve sonrasındaki
Deylemi yayılması sırasında da görülür.
Günümüzün Kafkas grubu halkları arasında Gilani-asıllı öğeler hala
ayırtedilebilirler.
BİZANS-SASANİ SAVAŞLARINDA ESKİ DERSİMLİLER VE DEYLEMİLER (541-559)
Bizans tarihçileri Procopius ve Agathias Bizans-Sasani savaşlarını ayrıntılı
olarak anlatırlar.
Bu savaşların bir bölümü, Mezdekçi ünlü Sasani şahı Kava (488-531) ile onun
oğlu Nuşirvan-ı Adil (Kesri I, 531-579) zamanında Lazistan (eski adıyla Kolçis)
ve Tzanika (Çanestan, Eski Dersim) üzerinde cereyan ederler.
Lazistan konusu ilk patlak verdiğinde Bizans imparatoru Justinian idi. 530
yılında Sasaniler Lazistan’ın eskiden İran’a ait olduğunu hatırlatıp iadesini
talep ettiler. Tam bu sıralarda Bizans, “Tzanik ulusu“ adıyla tanıdığı Eski
Dersimliler’in bir bölümüne de boyun eğdirmiş ve Hiristiyanlığı dayatmıştı
(530). Bizans-Sasani anlaşmazlığına neden olan konulardan biri de buydu.
Tzanika, Kırmanciye’nin Bizans ve Sasani parçalarını ayıran sınır üzerinde
yeralıyordu. Bizan ve Sasani devletleri arasında bölünmüş haldeydi. Değerli
altın madenlerinin bulunduğu İspir ve Pasinler (Hasan Kale) bu topraklardaydı.
Bu madenler üzerinde iki taraf arasında bir rekabet vardı.
530‘da Mezdekçi Kava’nın Sasani ordusu Tzanika’daki İspir, Pasinler ve
çevresine (Erzurum) girdi. Burası iki taraf arasında sık sık el değişen bir
bölgeydi. Bu savaş sırasında Kamsarakan (Arsarunik) evinden üç kardeş Sasani
ordusundan kaçarak Bizans’a sığındılar.
540/541 yılında ise Kava’nın oğlu Kesri Gürcistan üzerinden Hiristiyan
Lazistan’a girdi. Bu ülkedeki Bizans-Sasani savaşı da aslolarak bu tarihte,
Justinian ile Kesri dönemlerinde başladı. Laz yönetimi iki taraf arasında gidip
geliyor, bazen birine, bazen diğerine yanaşıyordu.
549‘da Laz kıralının destek talebi üzerine Justinian’ın Lazistan’a
gönderdiği kuvvetler arasında 1000 mevcutlu bir Tzani birliği (Dersimliler) de
vardı. Lazistan’ın Petra Kalesi’nin savunması bu birliğe bırakılmıştı. Bu
sırada kaleye saldıran Sasani ordusu ile Tzan birliği arasında çarpışmalar
oldu. Sasaniler’i püskürten Tzanlar, daha sonra Petra’daki Bizans kampını yağmalayıp
Rize-Trabzon yoluyla geri kendi ülkelerine döndüler (549).
Bu tarihten bir yıl sonra tekrar Lazistan’a giren Sasani ordusunun
Archeopolis kuşatmasında Deylemli (“Dolomitler“) birlikler vardı.
550‘li yıllarda Bizans, Lazistan’a en az 500 mevcutlu bir Tzan birliği daha
yolladı. Bu birlik adı Theodorus olan Tzani orijinli bir Bizans generalinin
kumandası altında savaştı. Lazistan’daki Sasani ordusunda bu tarihte de
binlerce mevcutlu Deylemi birlikler savaşıyordu.
SASANİLER’İN YEMEN SEFERİNDE DEYLEMİLER (570‘LER VE SONRASI)
Bizans destekli Hiristiyan Etopya yönetimi Hiristiyanlar’ı cezalandırdıkları
gerekçesiyle Yemen Himyariler’i üzerine ordu gönderdiğinde, Yemen’in pagan ve
Musevi Araplar‘ı Sasaniler’den yardım istediler. Bunun üzerine Kesri I Anuşirvan,
ilki 575-77 tarihleri arasında, ikincisi de 598‘de olmak üzere başkent Sana’ya
iki kez büyük birlikler yolladı.
Etopya ordusunu Yemen’den çıkaran bu kuvvetlerdi. Yemen’e yollanan bu Sasani
kuvvetleri Deylemiler’den oluşuyordu. Bunların bir bölümü daha sonra geri
döndüyse de, önemlice bir bölümü Yemen’de kaldı.
Yemen’deki bu Deylemliler’in orada doğan nesilleri Abna (Oğullar) adıyla
bilindiler. 640‘lara dek Sasaniler’e bağımlı kalan Yemen’i Sasaniler adına
Deylemiler yönetti.
İslam’ın doğuşunu takiben burdaki Deylemliler İslam’ı ilk benimseyenler
oldular ve bu tarihten sonra da ülkeyi İslam adına yönettiler. Yemen’i onların
İslamlaştırdığı bile söylenir.
Bu konularda daha ayrıntılı bilgi için "Dersim ve Zaza Tarihi"
başlıklı çalışmaya bakılmalıdır.
SEYFİ CENGİZ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder